İhracatının büyük çoğunluğunu Avrupa Birliği üyesi ülkelere gerçekleştiren Türkiye, iki ülke arasındaki ticaretin daha hızlı ve sorunsuz gerçekleşmesini sağlamak için AB ile iki önemli anlaşmaya imza atmıştır. Bunların ilki daha çok endüstriyel ürünleri kapsayan AB – Türkiye Gümrük Birliği anlaşmasıdır. Çelik, kömür ve çoğu tarım ürünü ise AB ile Türkiye arasındaki serbest ticaret anlaşması ile koruma kapsamına alınmıştır.
Bu anlaşmaların sağladığı avantajlardan faydalanmak isteyen ihracatçılar ATR adı verilen dolaşım belgesini temin etmek ve gümrük idaresine sunmak zorundadır.
ATR sertifikası veya diğer adıyla dolaşım belgesi sanılanın aksine bir “menşe belgesi” değildir. Ürünün çıkış kaynağını göstermez. Yalnızca ihraç edilen ürünün AB veya Türkiye’de serbest dolaşıma tabi olduğunu gösteren bir tür belgedir.
Ürünlerinizin halihazırda Türkiye’de (Veya ithalat yapacaksanız AB’de) serbest dolaşım halinde olduğunu gösteren belgenin en büyük avantajı, gümrük vergisi muafiyeti sağlıyor oluşudur. Ercan Gümrükleme ile çalışan ve AB’ye ihracat gerçekleştiren her firma bu belgeyi mutlaka temin eder.
Eğer Türkiye’den AB’ye ihracat yapıyorsanız ve herhangi bir gümrük vergisi ödemek istemiyorsanız dolaşım belgesi almanız şarttır. Eğer ATR belgesi kullanmazsanız kargolarınız herhangi bir AB üyesi olmayan ülkeden gelmiş muamelesi görür ve gümrük vergisi uygulanabilir. Aynı şey AB’den Türkiye’ye mal ithal ederken de geçerlidir.
ATR şuan için yalnızca endüstriyel, yani sanayi tipi ürünleri kapsamaktadır. Sebze ve meyve gibi tarım ürünlerinin yanı sıra çelik ve kömür gibi hammaddelerin ithalat ve ihracatında EUR.1 veya EUR-MED sertifikasını sunarak gümrük vergisinden kaçınabilmeniz mümkündür.
İzni ve yetkisi olan gümrük müşavirliği şirketleriyle çalışan firmalar ATR dolaşım belgesini bu yolla temin edebilirler. Ercan Gümrükleme olarak bizler bu yetkiye sahip olduğumuz için ATR belgesini oluşturma ve yasal prosedürleri tamamlama noktasında sizlere yardımcı olmaya hazırız.
Haricinde bağlı bulunduğunuz sanayi odasından da cüzi ücretler karşılığında ATR belgesi alabilmeniz mümkün. Odanızın yetkilileri başvurunuzu inceleyip girişini yaptığınız bilgilerin doğruluğunu teyit edecektir. Tüm bilgilerin uyuşması durumunda dolaşım belgeniz kısa süre içinde hazır hale gelir.
Bu arada belirtmekte fayda var: Dolaşım belgesi düzenlendiği tarihten itibaren 4 ay boyunca geçerliliğini korur. Bu süre zarfında yeniden ATR belgesi almanıza gerek kalmayacaktır. Ancak 4 ay dolduktan sonra bu süreci tekrar tamamlamanız gerekir.
Eğer TOBB üyesi bir ihracatçı firmanız varsa medos.tobb.org.tr adresinden e-imza ile kendiniz de ATR belgesi alabilirsiniz. Yetkili gümrük müşaviri herhangi bir firma da bu süreci sizin yerinize tamamlayabilir. Ercan Gümrükleme ile çalışarak siz de zamandan tasarruf edebilirsiniz.
Dolaşım belgesi için gerekli başvurular yapıldıktan sonra tarafınıza ıslak imzalı olarak geri gönderilmek üzere çeşitli evraklar gönderilir. Bunları imzalayıp bize gönderdiğiniz takdirde ATR dolaşım belgeniz hazır olarak tarafınıza sunulacaktır.
Türkiye, Avrupa Birliği’nin en büyük altıncı ticaret ortağı. Öyle ki AB’de yer değiştiren tüm ürünlerin yüzde 3.3’ü Türkiye’den ihraç edilmiştir. Aynı şekilde Avrupa Birliği üyesi ülkeler de Türkiye’nin en büyük ihracat ve ihracat destinasyonları arasında yer alıyor. 2022 yılı verilerine baktığımızda toplam ithalatın yüzde 26’sı ve ihracatın yüzde 41’inin bu ülkelerden yapıldığını görüyoruz.
Ticaret hacmi sürekli büyümeye devam ettiği için ürünlerin gümrükte bekleme süresini azaltmak, uzayabilen yasal süreçleri hızlandırmak adına imzalanan serbest ticaret anlaşmasıyla hayatımıza giren dolaşım belgesini her ihracatçı firmanın mutlaka edinmesi gerekiyor. Böylelikle gümrük vergisi ödeme yükümlülüğünden kurtulabilmek mümkündür.
Malum olduğu üzere İngiltere, Avrupa Birliği’nden 2020’de gerçekleştirilen Brexit referandumuyla ayrıldı. Bunun olumsuz bir sonucu olarak firmalar artık Birleşik Krallık’a ihracat yaparken ATR belgesini kullanamıyorlar. Bu durumda İngiltere’nin çıkış noktası olan Türkiye’ye uyguladığı gümrük vergileri geçerli olacaktır.
Neyse ki tam da bu noktada İngiltere’nin Türkiye ile imzalamış olduğu bir diğer gümrük vergisiz ihracat anlaşması devreye giriyor. Bu avantajdan faydalanmak için tek yapmanız gereken menşe belgesi alarak ürünlerin kaynağının Türkiye olduğunu ispatlamak.
İhracat yapan firmaların maliyetlerinden tasarruf edebilmesini sağlayan en önemli avantajlardan biri, gümrük vergisi muafiyetidir. Böylece hedef ülkedeki müşterilere daha uygun fiyata ürün satabilmek ve rekabette öne geçebilmek mümkündür. Türkiye ile AB arasında imzalanan serbest dolaşım anlaşmasının ardından düzenlenmeye başlayan dolaşım belgesi, tam da bu işe yarar.
Hem AB hem de Türkiye’de faaliyet gösteren firmalar ATR belgesi sayesinde her iki pazarda da gümrük vergisi ödemeksizin ihracat ve ithalat gerçekleştirebilirler. Ancak burada muhtemel bir yanlış anlaşılmayı düzeltmekte fayda var. ATR belgesi sanıldığı gibi zorunlu bir belge, mutlaka karşılanması gereken yasal bir zorunluluk değildir. Yalnızca muhtemel gecikmelerden kaçınmak, gümrükten geçiş sürecini hızlandırmak ve vergi muafiyeti elde etmek için isteğe bağlı olarak alınan bir belgedir.
Her ürünün ithalat ve ihracatı dolaşım belgesi almaya uygun olmadığını belirtmiş olalım. Çoğu çelik ürünüyle beraber sebze ve meyve gibi tarım ürünlerinde ATR belgesi alabilmek mümkün değildir. Domates salçası, konserveler, meyve suları, peynir, donmuş ve kurutulmuş yiyecekler ve et ürünleri bunlara dahildir.
Çünkü bu sınıftaki ürünler AB ile Türkiye arasındaki serbest dolaşım anlaşmasının dışında kalır. Vergi istisnasından faydalanabilmek için bu tür ürünlerde EUR.1 veya EUR-MED dolaşım sertifikası almanız gerekebilir.
ATR dolaşım belgesi ile EUR.1 belgesi sıklıkla birbirine karıştırılır. Bu çok normal, çünkü temelde iki belge de ihracatçıya hedef AB üyesi ülkeye gümrük vergisi ödemeden mal ihraç edebilme avantajı sunar. Ancak ikisi arasındaki en temel fark, vergi muafiyetinin elde edilmesi noktasında ortaya çıkar.
Vergi muafiyetinden faydalanabilmek için EUR.1 dolaşım belgesi kapsamındaki ürünlerin mutlaka AB menşeli olması gerekir. Ancak ATR belgesi alırken böyle bir zorunluluk söz konusu değildir. İhracatı yapan ülke Türkiye, ithalatı yapan ise AB üyesi herhangi bir ülke olduğu zaman ATR dolaşım belgesinden faydalanılabilir. Tabii bunun için ürünlerin serbest dolaşım anlaşmasına uygun sınıflarda olması şartını atlamamak gerekir.
Her ne kadar arzu edilmese de zaman zaman ATR dolaşım belgesini kaybettiği için tarafımıza ulaşan firma ve işletmeler olabiliyor. Bu gibi durumlarda yapılması gereken şey yeni bir dolaşım belgesi almak için başvuru yapmak olmalı. İkinci kez düzenlenen belgenin düzenlenme tarihi, ilk belge ile aynı olur. Dört aylık geçerlilik süresi ilk nüshanın verildiği tarih itibariyle sayılmaya başlanır.
Bu sebeple dolaşım belgesinin gümrük tarafından onaylandığı ilk tarihi sürekli göz önünde bulundurarak hareket etmekte fayda olacaktır. Sonuç olarak yırtılma, ıslanma, kaybolma gibi durumlarda orijinal belgenin ikinci nüshasının düzenlenebildiğini söyleyebiliriz.
Böyle bir durum sizin de başınıza gelirse hiç endişe etmeyin. Müşteri temsilcilerimize ulaşıp ne yapmanız gerektiğini öğrenebilirsiniz. Dolaşım belgesine dair merak ettiğiniz daha birçok konu hakkında bilgiyi de yine bizden alabilmeniz mümkündür.